Kişisel Gelişim Nedir?
Olmak istediğiniz kişiyi inşa ederken kavramların anlamını ve tarihsel yolculuğunu da öğrenin.
Sen kimsin? Kendini tanıyor musun? Gerçekten ihtiyacını biliyor musun? İsteklerden ileri gidemiyor musun? Üretken misin? Mutlu hissediyor musun?
Bazı kavramlar vardır, herkes tarafından kullanılır fakat zihinlerde net bir tanımı yoktur. Kişisel gelişim kavramı da bulanık kalan tanımlardan bir tanesidir.
Biraz düşünecek olursak, kişisel gelişim için net bir tarif verilebilir mi?
Kişisel gelişim işte budur demek bir hayli zor fakat, doğumu ile başlayan her yolculuk belirli bir potansiyel ile dünyaya gelir. İnsan kendi benliğini tanıma eylemine kolay gözü ile baksa da aslında eylemi gerçekleştirme süreci oldukça zorlayıcıdır. Kişinin kendini tüm yönleri ile değerlendirerek gerçeklerle hareket etmesi ile birlikte, hayat kendi akışında inişli çıkışlı devam ederken bu potansiyele ek olarak çevre faktörü de eklenir. Her birey toplum içinde belli roller üstlenir ve yine toplumun beklediği bu roller içinde yaşamaya devam eder. Kendinizi öz benliğiniz ile tanımaya başlayarak kişisel gelişiminize odaklandığınızda, hayatınızda şahit olacağınız kişiliğinizi keşfe çıkaracaksınız. Kendinizi derinden analiz edip tanıdıkça, mutlu, güçlü ve kaliteli bir hayata kapılarınızı açacaksınız.
Gelişim kelimesi, ilerleme, çağdaş olma, modernizm anlamlarına çağrışım yapar. Kişisel gelişim son 100 yıl içinde çok popüler bir kavram olsa da Konfüçyüs’ün sözlerini, Sokrates’in yaklaşımını, Mevlana’nın hayata bakış açısını kişisel gelişimin dışına atmak mümkün müdür?
İnsanları diğer canlılardan ayıran en büyük fark, ihtiyaç çeşitliliğidir. Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisini göz önüne getirin, piramidin tepesine doğru çıkıldığında sadece insanlara özgü özellikler görünmeye başlar. İşte bu noktada, insanları diğer canlılardan ayıran temel özellik sadece akıl değil, aynı zamanda davranıştır. Kişisel gelişim, bireylerin kendi isteklerini gerçekleştirmek için davranış değişikliği yapmasıdır.
Kişisel Gelişimin Tarihsel Yolculuğu
Kişisel gelişim tarih boyunca, kendi zaman dilimlerine ayrılarak üç başlık altında toplanmıştır.
- Geçmişteki olumsuz etkileri temizleme
- An’da kalma
- Geleceği yapılandırma
Kişisel gelişim kavramı yakın zamanda yükselişe geçen bir kavram gibi görünse de bu fazlasıyla yanıltıcıdır. Uzak geçmişe sahip olan kişisel gelişim kavramı, bireyin kendisine dikkat etmesi ve ilgilenmesi anlamına gelen “epimelesthai sotou” kuralı, Eski Yunan döneminde insan yaşamının temelini oluşturmaktaydı.
Sokrates’in kendini bulmak istiyorsan, kendini düşün sözlerini hatırlayacak olursak, kişisel gelişim kavramı ile ilgili bireyin kendisini tanıması, yaşamın başlangıcı için temel basamak olduğunu vurgulamıştır. Yalnızca Eski Yunan da değil, Doğu kültüründe de yaklaşık 2000 yıl öncesinde insani değerlerin önemi ve dengelenmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Kişisel gelişim yolculuğu, geçmişin ışık saçtığı noktalardan ilerleyerek ve içeriğini geliştirerek büyümeye devam eder. Bu yolculukta doğal süreçler içinde oluşan birçok yol ayrımında farklı başlıklar halinde kişisel gelişim ele alınır.
Yaşamın en temel amacı an içinde kalmayı öğrenmek, mutluluğu kalıcı kılmak ve bunu başarıyla sonuçlandırmaktır. Bu başarıyı elde edebilmek için yoğun bir çaba ve tutarlılık gerektirir. Kişinin geçmişindeki olumsuz duygulardan ve yaşanmışlıklardan kurtulması, ruhu ve zihni bulunduğu an’da kalması ve geleceği için kaygı duymak yerine isteklerine göre yapılandırması hayatı yaşamaktır. Kısacası ruh, beden ve zihin üçlüsü arasındaki dengenin ve bütünlüğün sağlanmasıdır.
Günümüzde çağın ruhunu yakalayabilmek için sürekli gelişmeye ve güncel kalmaya çalışıyoruz. Hep bir telaş içinde, nereye yetişiyorsun sorularıyla meşgul oluyoruz. Bu çağda kişisel gelişim kavramı sanılandan daha çok önem arz etmektedir. Büyük bir lüks olan bilgiye erişme kolaylığı ile bireyler, istekleri ve ihtiyaçları konusunda radikal kararlara sahiptir. Zaman içerisinde evrilen kavramlar ile “kişisel gelişim”, “soft skills” kavramı ile birleşmiştir; yepyeni yüzyılın içerisinde var olan bireylerin de kısmen alışmakta zorluk yaşadığı kişisel gelişim kavramı artık sadece benliği ilgilendiren konumdan çıkmış ve çok yönlü olma eğilimi göstermiştir.
Dünya tarihi başladığı günden itibaren belirli aralıklarla geçiş devresi yaşamıştır. “Bencil” enerjinin yükseldiği bu dönemler günümüzde tekrar oluşmaya başlamıştır. Özellikle pandemiden sonra hızlı tüketim anlayışı daha da yükselmiş ve insanların bir şeyi iyileştirmek için harcayacak zamanı ve sabrı kalmamıştır. Kişisel gelişim ise kısa zaman dilimlerinde edinilen bilgilerin ışığında çetele tutmak ya da ajandaya not almak değildir. Kişisel gelişim, bireyin ruhunu ve zihnini onarması ve geliştirmesidir. Kısacası kendi bütünlüğünü kurabilmesidir, seçimlerini özgürce yapabilmesidir.
Kişisel gelişimin tohumları binlerce yıl önce ekildi ve halen insanoğlu “insan nasıl bir varlıktır?” sorusunun cevabını aramakta. Halbuki insanın elindeki en büyük güç, kendi kimliğini kabullenmesidir.
Tercih ve fırsat bolluğu ile birlikte esnek bir geleceğe doğru ilerliyoruz. “Dünya böyle bir yer” diyerek teslim olmak yerine “her şey güzel olacak” çınlıyor kulaklarda. Tarihin ilk adımlarından beri insanlar hayatlarını devam ettirebilmek adına bilir kişilerden tavsiyeler almış ve hayatını o yönde değiştirmeye çalışmıştır.
Günümüz kapitalizm ile bağlantılı geleceğin en büyük sorunlarından biri, insanların mutlu olup olmadığını bilmemesinden kaynaklanmaktadır. Hayat ile ilgili derin sorulardan sıyrılarak daha öze dönülecek geleceğe doğru ilerlediğimiz bu süreçte, bireylerin kendilerini mutlu hissetmesi ve an’da kalması için farklı terapiler, meditasyonlar, eğitimler ve koçluklar almaları; kişinin kendisine iyi hissetme kültürünü aşılayarak kişisel gelişimini tamamlaması empoze edilmektedir. Küresel kapitalizmde benliğin içine kilit vuran bu yaklaşım, insanı tek boyutlu bir insana dönüştürmeye çalışacaktır.
Olmak İstediğiniz “Ben” Nasıl İnşa Edilir?
Her insan hayata başlangıç aşamasından olgunlaşma aşamasına kadar ham kalır. İnsanın olgunlaşması için azimli bir çaba göstermesi gerekmektedir. Zaman, insanoğluna tecrübe kazandırırken aynı zamanda düşüncelerinin de şekillenmesini sağlar.
Bireyler farkındalığını geliştirip emek vermedikleri takdirde yaş sayısının büyümesi anlamsız kalır. Bu nedenle bilinçli olgunlaşmak için aşağıdaki maddelerden farkındalık kazanabilirsiniz;
- Değerin ne olduğunu öğrenmelisiniz. Kendi değerinizin farkına varmalı ve ayrımını yaşatmalısınız. Eğer siz değerinizi bilirseniz, attığınız tüm adımlar bilinçli olacak ve çevrenizin size karşı bakış açısı değişecek.
- Vazgeçmemek ne kadar zor bir durum olsa da yapılması gereken bir davranıştır. Vazgeçmediğinizde kazanırsınız.
- Hayat kapınızı hep açık tutun. Bu demek oluyor ki, hayatınızın en ritmik dönemlerinde bile size gelen fırsatları kaçırmayın. Cesur olun, gözünüzü ve gönlünüzü açık tutun.
- Sadece bir yol bulmak yetmez; bu yolda azimli bir şekilde yürümek de gerekir.
- Hayatta sorun yaşamadan devam etmek mümkün değildir, engellerle doludur. Fakat bu engellerin bir de iyi tarafı var ki insanı güçlü kılar, aydınlatır ve daha da istekli yapar.
İnsanlar hayat yolculuklarında ilerlerken, yaptıkları seçimler ile bugünlerini ve geleceklerini var ederler. Hayatta önünüze çıkan engellere takılabilir, tökezleyebilir hatta düşebilirsiniz. Bu noktada önemli olan nasıl düştüğünüz değil kalkmayı başardığınızdır.
Yaşam Penceresine Bakış Açısı
İnsanoğlunun hayat içinde düşmüş olduğu en büyük açmaz; becerememektir. İnsan olmak başlı başına ayrıcalıklı olan bu durum nedense kimseye yetmez oldu. Kendini bilmek, insanın kendisine karşı hissetmesi gereken bir sorumluluktur. Bu sorumlulukta kural, görev, iş, kaos yoktur; özgürlük ve istekler vardır.
İnsan karakteri, hayat boyu karşılaştığı durumlara verdiği tepkiler ruhunun bir gölgesidir. Hayata karşı edindiği tavır, kişilik yapısının temel taşı olmaktadır. Bu yapılar kalıtsal bir özellik ya da karakter yapısı değil, toplum ile bir arada yaşarken bireylerin girmiş olduğu etkileşim ile kendilerini geliştirme gereksinimidir.
Kişisel gelişim yolculuğunda mutlu olabilen, egosunu kontrol edebilen ve bencil davranışlar sergilemeyen, kendini sürekli geliştirmek isteyen ve bu amaçlar içinde çaba sarf eden bireyler, hem kendi kişisel gelişimlerin için zaman harcarlar hem de başka insanlara kişisel gelişim yolculuklarında yardımcı olarak rehberlik görevi yaparlar.
Bireyin kendi hayatını düzenlemesi için emek vermeyi ve azim etmeyi göze alması ve kendi yaşamına sahip çıkması gerekmektedir. Değişmek için istekli olmalı ve hayatınızın sorumluluğunu tamamen üstünüze almalısınız. Kendinize karşı dolaysız bir tavır aldığınızda farklı olmaya kendinizi hazırlayın. Tüm potansiyelinizi kullanabilmeniz için kendi kişisel gelişiminizi tamamlamış ve kendinizi gerçekleştirmiş olmanız gereklidir. Lakin yaratıcı bir hayat sürdüğünüzde potansiyeliniz ortaya çıkacak ve kendinizi gerçekleştireceksiniz. Benliğiniz, hayatınıza etki eder ve kararları verir.
Unutmayın ki; kendini gerçekleştirmek demek ne bir noktadır ne bir hedeftir ne de bir sondur.