Öz-farkındalığınızı Nasıl Artırırsınız?
Öz farkındalığınızı artırmanıza yardımcı olacak 5 ipucunu sizin için derledik.
Öz-farkındalık, “ben” duygusunu geliştirmenize ve dikkat tamamen kendinize odaklamanıza yardımcı olur. Yaşam boyunca gelişmeye ve ilerlemeye devam eden öz-farkındalık, nihai sonuçta kendinizi anlamanızı ve çevrenizdeki yaşam ile bağlantı kurmanızı sağlar.
1 ile 3 yaş arasındaki bir çocuk öz-farkındalık duygusunu geliştirmeye başlar. Bu süreçlerde kendilerini ebeveynlerinden ayırır, kendi isimlerini tanımaya çalışır, “ben” ve “ben” gibi zamirleri kullanmaya başlayarak isteklerini ifade ederler. Her yaş grubundaki birey, kendisine özgü davranışları ile öz-farkındalığını geliştirmektedir.
Soyut bir kavram olan öz-farkındalık, aslında her bireyin kendisini biraz daha iyi tanımasından ibarettir. Kendiniz ile ilgili bilmeniz gereken her şeyi bildiğinizi düşündüğünüzde bile öz-farkındalık denizinin kıyısında yüzüyorsunuz demektir. Aslında öz-farkındalık, her bireyin seçtiği doğru araçlarla ve pratikle geliştireceği bir beceridir. Beceri geliştikçe kendinizi açık bir şekilde görebilir, başkalarının sizi nasıl gördüğünü anlayabilir, toplumu ve dünyayı tanıyarak bilinçli bir şekilde uyum sağlayabilirsiniz.
Kişisel farkındalığa sahip olan bireyler kendilerini ayna gibi yansıtır ve daha olumlu bir benlik imajına sahip olurlar. Aynı zamanda çevresindeki bireyleri daha içsel anlama eğiliminde oldukları için empatik yönleri doğal olarak gelişir.
Konuyu spesifik yapacak olursak eğer, öz-farkındalık gözlemleme yeteneğidir.
- Düşünce Kalıpları
- Duygu Kalıpları
- Davranış Kalıpları
Öz-farkındalığı Nasıl Geliştireceğinize Dair 5 İpucu
Öz-farkındalığı geliştirmek zordur, azimli bir şekilde dikkat ve bolca pratik gerektirir. Kendi farkındalığınızı artırmanın en temel 10 yolunu listeliyoruz.
1. “Ben Kimim?” Sorusunu Sorun ve Kendinizi Merak Edin
Eğer bir şeylerin farkında olmak istiyorsanız öncelikle kendinizi tanıyın ve kim olduğunuzu bilin. Zihin ve beden her daim keşfedilmesi mümkün olan bir rota gibidir. Kendinizi anlayacağınız ve hissedeceğiniz yolculuğunuzda ne kadar ileri gitmek isterseniz gidebilirsiniz, neyi keşfetmek istiyorsanız ya da ne deneyimlemek istiyorsanız onu yapın. Bu yolculuk tamamen risksiz ve özgür hissettirecek. Hazır olduğunuzda kendinizi tanımak için keşfe başlayın.
2. Tabularınızı Yıkın
Kendinizde ya da çevrenizde hoşlanmadığınız bir şey gördüğünüzde psikolojik olarak hemen kendinizi korumaya alabilirsiniz. Yapacağınız bu davranış ile kendinizi yargılayarak, iç dürtüsel hareket etmiş olacaksınız. Bu da bir nevi öz-farkındalığınızın gelişmesini engelleyen bir davranış olacaktır. Kendinizi hiç görmediğiniz ya da yaklaşmadığınız bir dünyanın içine bırakarak kendinize güvendiğinizi kanıtlayın. Öz-farkındalık, kendinizi farklı bir şekilde görmeye açık olduğunuz anlarda gelişir.
3. Daha Önce Aynaya Baktınız Mı?
Meditasyon yapmak istiyor fakat türlü gerekçelerden dolayı programınıza ekleyemiyor olabilirsiniz. O zaman kendinize yepyeni bir motivasyon üretin; aynaya bakın.
Bireyler aynaya baktıklarında ilk olarak kendilerini ağır eleştiri altında tutarlar, kendilerini değiştirmeye çalışırlar. Bakış açınızı değiştirerek aynada daha derin benliğinizi ve iç yansımanızı görmeye çalışın, kim olduğunuzu ve ne yaptığınızı sorgulayın. Dikkatinizi tam toplayarak o an duygularınızı takip edin.
Kısacası, aynaya baktığınızda kendinizi sadece görmeyin; dinleyin, hissedin ve anlayın.
4. Geri Bildirim ile Kör Noktalarınızı Keşfedin
Size bir soru: En son ne zaman eleştiri kabul ettiniz?
Geri bildirim almak öz-farkındalığınızı keşfetmenin ve geliştirmenin en etkili yollarından biridir. Her birey küçük çaplı da olsa kendini fark etmenin ve geliştirmenin peşindedir fakat sıkıntı şu ki; görünmeyen kör noktalar her daim karanlıkta kalarak büyümeye devam ederler.
- Geri bildirim alabilmek için hayatınızdaki sağlam ilişkileri gözden geçirin; aileniz, arkadaşlarınız, sevgiliniz ya da eşiniz gibi insanları gözünüzün önünde canlandırdığınızda ilişki kredisi en yüksek olan bireyden geri bildirim alabilirsiniz.
- Spesifik olun ve kendiniz hakkında tüm eleştiriyi bir anda almaya çalışmayın. Soru – cevap şeklinde ilerleyin, alacağınız eleştiriyi öncelikle özümseyin ve kendinizi o konumda görmeye gayret gösterin. Eleştiriyi kabul etmek başlamanın yarısıdır.
- Eleştiriyi iyi değerlendirmeye çalışın. Birinden bir cümle duyduğunuzda hemen öfkelenmeyin. Elbette ki gergin hislerinizin olması doğal fakat unutmayın ki benliğinize yapacağınız yolculuğun ilk adımındasınız. Sakinliğinizi koruyarak kendinizi geliştirmek için en iyisini yapın.
5. Duygusal Noktalarınızı Tanımlayın
Her birey, hayatının herhangi bir anında utanma, acı çekme, üzülme ve pişman olma gibi duyguları yaşayabilir. Bu duygular yaşanmaya başladığında insanda otomatik olarak acıdan ve riskten uzaklaşma isteği oluşur. Tam da işte burada bu konunun olduğu yerde kalarak, “hayır, gitmeyeceğim” diyebilirsiniz. Tüm duygularınızı kabul edin ve yaşanmışlığa saygı duyun. Hangi durumda hangi duyguyu yaşadığınızı iyi analiz edin. Hayatınızdaki kavramlar karışmaya başladığı takdirde birbirinden ayırmak da epey zor olacaktır.
Günlük hayatın yoğun temposu, sizi sürekli dinamik bir aktivitenin içine sürükleyebilir. Bu yoğunluk kendinizi ve öz-farkındalığınızı keşfetmenize ya da geliştirmenize zaman bırakmaz. Gerçekten anlamlı ve önemli olan öz-farkındalığınızı geliştirebilmek için mutlaka kendinize özel zaman ayırmalısınız. Sevdiğiniz bir yaşam alanında kendi içsel yolculuğunuzu keşfederek geliştirebilirsiniz.
Evet, çok yoğunsunuz ve bu anlarda uykuya geçme fikri daha çekici geliyor.
Unutmayın ki; kaliteli zaman kendinize harcadığınız zamandır.